08 Ekim, 2015

Havalar Soğuyunca...

Havalar soğuğunca neler yapılır...Hele bir de yağmur yağıyorsa?? Evden dışarı çıkılmaz...Bol bol örgü örülür, örgü ile birlikte çay-kahve vb şeyler tüketilir...Arada bir de bir film açılır: ohhh deymeyin keyfime :)) 

İşte bu haftanın özeti :)

Son zamanlarda en büyük hedefim evdeki yünlerimi bitirmek. İnanmazsınız bir küçük dükkan açacak kadar yünüm var evde. Elimi attığım her yerden yün çıkıyor."Bunun rengi çok güzelmiş" , "a bu yeni çıkmış denemeliyim" " hımmm bak bununla harika şeyler örülür mutlaka almalıyım" diyerek aldığım onca yün artık üzerime üzerime geliyor: "beni ör, beni ör" dercesine...Bir de hayalim var, hepsini tüketim yeni yünlere yer açmak (arsızca gülümseyen bir yüz ifadesi).

Yünlerimi tüketme süreci şu şekilde işliyor; önce kafayı bir ve ya iki yüne takıyorum. Sonra ona uygun modeller arıyorum, genelde bu saatlerimi bazen günlerimi alıyor. Sonra örmeye başlıyorum, olmadı söküyorum bir başka model arayıp bulup deniyorum...bu şekilde bazen günlerce uğraşıyorum.Bazen uygun modeli hemen buluyorum, böyle zamanlarda üst üste bir kaç model başlamış oluyorum.Son günlerde "bu son projem" diye o kadar şey paylaştım ki, eminim bir çok kişi bir şeyleri bitirmediğimi sadece başladığımı düşünüyordur :)

Son bir haftanın bilançosu ise şöyle:

1. Motif motif örülecek üçgen bir şal





2. Kızıma bir jile



3.Vintage Wedding ring modeli bir battaniye





Jilemiz bitti sayılır, dikilmeden önce biraz gerdirilmesi gerekiyordu, iğneledim, şimdi kurumasını bekliyorum..

Battaniyeyi örüyorum şimdilik, arada da motifleri örüyorum tek tük...

Sanmayın ki bunlar bitinceye kadar yeni bir şeyler yok...pek yakında yeni bir kaç projemle burada olurum...,

Sevgiyle kalın...

01 Ekim, 2015

Güzel bir şeyler ...

Ekim ayı geldi. Dün son anda Eylül ayı için bir yazı yazıp aylardır süren sessizliğimi sonlandırmış hem de 2015 in Eylül ayının boş geçmemesine katkıda bulunmuştum :) 

Aslında nerdeyse hergün instagramda (ve dolayısıyla facebook ve twitterda) bir şeyler paylaşıyorum. Üstelik sadece fotoğraflarımı paylaşmakla kalmıyor bazen gereğinden uzun da yazıyorum...Amam iş blog yazmaya gelince nedense hep araya uzun sessizlikler giriyor...İnstagramdaki paylaşma alanlarına bloggera da ekleseler değil her gün yazmak günde 2-3 yazı bile yayınlarım blogumda :)

Neyse umarım bundan sonra (bu kaçıncı temennim olacak! ama sonu hüsranla bitiyor ) uzun süreli sessizliklerim olmaz...

Daha önce yazdığım gibi yaz ayları boş geçmedi...bol bol ördüm. Bu sıralar ağırlıklı (hatta sadece ) tığ işi yapıyorum. Belki biliyorsunuzdur ben şişle örerken şişi koltuğunun altına koyup örenlerdenim. Sıcaklar bastırdığında şişle örmek benim için işkence oluyor, yağ konusunda oldukça (hatta ölümcül derecede) şanslı olduğum için :) Yaz aylarında ya misinalı şişle örmeye çalışıyorum ya da tığ işine geçiş yapıyorum. 

Ama tığ işi bu sefer sadece yazla sınırlı kalmayacak gibi...örmek istediğim bir sürü model ve elimde bir sürü yarım iş var :)

Bu yarım işlerimden biri bir bebek battaniyesi (gerçi bunun gibi en az 3-4 tane daha yarım bebek battaniyem var). Motifimi ilk önce Dada's Place de gördüm, ve onun yönlendirmesi ile açıklamaya ulaşıp örmeye başladım.




Bu güzel motifin adı Something Pretty :) 
Alize Cotton Gold Batik ve 3 mm tığ ile önce bu popcorn (mısır patlağı) çiçekler örüldü....





Sonra da yine Alize Cotton Gold beyaz ile kare motif haline getirildi.

Ne yazık ki batik rengim bitti, o yüzden motiflere devam edemiyorum. 27 motifim oldu, battaniyem için 122 motife ihtiyacım var. En yakın zamanda Ulus veya Kızılay'a gidip batik ve beyaz yünlerden almam gerekiyor.

Umarım yakın zamanda battaniyemi bitirir ve sizinle paylaşabilirim.

Sevgiler


30 Eylül, 2015

Eylül'de Gel ...

Hani Alpay der ya "Eylül'de gel" geldim işte...Eylül bitmeden hem de :)...Eylül'ün son günü,  son günlerde özellikle "yazmalıyım" diye sık sık düşündüğüm, yazıma taslaklar kurduğum bir dönemin hemen arkasından geldim...

Koskoca bir yaz geçti, uzun bir tatil yaptık ailecek...Ben tatilde dahi bol bol ördüm. Tüm yazı  tığ işi örgülerimle geçirdim. Özellikle Etsy 'deki dükkanıma yeni ürünler koymak için çabaladım. Hala çok dolu bir dükkanım yok ama yavaş yavaş artıyor ürünlerim.

Buralarda fazla görünmesem de özellikle Instagramda oldukça aktif bir şekilde paylaşımlarım devam ediyor (bayram girince araya kesildi ve hala tam toparlayamadım ama olsun )...Hala takip etmiyorsanız beni mutlaka takip edin derim  :).

Yaz boyunca ufak tefek şeyler ördüm, özellikle çabuk biten elimde sürünmeyecek şeyler. Bir tane büyük projem vardı, o da motif motif örüp birleştirdiğim şalım. Uzun zamandır örmek istediğim bir modeldi.

Ben çok severek ördüm hatta bir ara farklı yün ve renkle bir tane daha örmek istiyorum. 

Şalımı Etsy dükkanımda yerini aldı, şimdi sizlerin de beğenisine sunuyorum...



 Modelimizin adı Cheche
Yün: Alize Diva Batik
Tığ:2,5 mm



Bu şala ve ya benzerine sahip olmak isterseniz mesaj atmanız yeterli olacaktır.

Ben örmeye devam ediyorum, görüşmek üzere...

06 Temmuz, 2015

Yeni bir supla, yine bir supla

Yakında "yeter artık supla felan görmek istemiyoruz" diye yorum bırakmaya başlayacaksınız biliyorum ( gerçi hiç yorum bırakmamanızdan iyidir)...Ama ne yapayım seviyorum supla örmeyi. 

Aslında supla örmek değil bu. Hani herkesin çeyizinden, evinde kullandığı dantelleri vardır ya, aslında ördüğüm ve öreceğim suplaların bir çoğunun modeli bunlardan alıntı. Pinterest denilen harika yerde "doily" diye arama yaptığınızda karşınıza harika modeller çıkıyor. Ben bunları dantel ipleriyle dantel formunda örmek yerine , pamuklu iplerle, kalın tığlarla supla ya da eşdeğer kullanımda ürünler ortaya çıkarmayı tercih ediyorum.

Son ördüğüm ve bu paragraftan sonra sizinle resmini paylaşacağım suplamda böyle bir model. Aslı bir dantel örtü, şemayı lase iplerle ve 3 mm tığla ördüm sonuç ışıl ışıl bir supla :)




Bir çift suplamız satışa hazır bir şekilde beklemede..




Sizlerde örmek isterseniz, şema için buraya, yok örmem, ben farklı renklerde sipariş vereyim sen ör derseniz, instagram dm, ve ya e-mail adresinden ulaşabilirsiniz...

Bol örgülü keyifli günler herkese

This is another souplate/tablemat for my Etsy shop.

I like to crochet vintage doily patterns with cotton yarns and also thicker needles. Sometimes I get souplate/tablemats like this or sometimes realy different cute products.

If you want to crochet one for yourself please visit here. Or you can make a custom order from me for you :) All custom orders are welcome :)


30 Haziran, 2015

Marinke için bir mandala -Mandalas for Marinke

Bazen hiç tanımadığınız biri öyle şeyler yapar ki "iyi ki var" dersiniz. Örgü örmeye tekrar başladığımda ve hem bloğuma hem de foruma başladığımda bu insanların yüzlercesi ile karşılaştım. Örgü örmeyi en baştan öğrendim onlar sayesinde, hiç aklıma bile getiremeyeceğim modelleri örebildim, teknikleri öğrendim. " Neler varmış örgüye dair, nasıl güzel bir dünya imiş " dedim sık sık, ve açıkcası zamanımın yetmeyeceğinden tüm bunları öğrenmek, örmek için çok korktum, hala da aynı korkuyu hissederim. Örülecek o kadar çok model var ki, zaman gerçekten çok az.

En büyük hayranlığım ise modellerin tasarımcılarına; ilmek ilmek ortaya çıkarılan harika modelleri ortaya çıkarmalarını hayranlıkla ve biraz da kıskanarak izliyorum.

İşte bu tasarımcılardan biri Marinke...Blogu  A Creative Being bana göre en deneyimsiz örgüseverlerin bile ustaca işler ortaya koyabilmesine olanak sağlayabilecek açıklamalarla dolu. Ama en önemli yanı ise hayatta kalabilme çabasını gözler önüne sermesi.

Marinke 2011 yılında bu bloga başlamış, o sıralar çok yoğun bir şekilde depresyonla mücadele ediyormuş. Ve örgünün hayatını nasıl kurtardığını, depresyonla mücadelesine nasıl yardım ettiğini anlatmış. O yıldan bu yana Marinke bir örgü kitabı yayınlamış, bir çok kişiye örgü örmeyi sevdirmiş, öğretmiş...Yakında ikinci kitabı çıkacakmış...

Kız kardeşinin ölümünden sonra yazdığı yazıda son dönemlerde tekrar depresyona girdiğini ve bu sefer ne yazık ki örgünün bile kendisini kurtaramadığını okuyoruz. Marinke bu sefer herşeyi arkasında bırakıp gitmeyi tercih etmiş.Işıl ışıl gülümsüyor Marinke blogundaki resminden kardeşinin yazdığı o satırları okurken ben. Ve ben bir yakınımı kaybetmiş gibi üzüldüm.

Marinke için sosyal medyada çok güzle bir şey başlatılmış: #mandalasformarinke hashtagi ile Marinke'nin modellerinden bir mandalayı yapıp paylaşıyor ve Marinke için bir kaç satır yazıyorsunuz.Kabaca bu, daha detaylı bilgi için Crochet Concupiscence i ziyaret edebilirsiniz. Projenin bir ayağı da depresyon ile ilgili farkındalığı artırmak.

Ben Marinke'nin harika mandalalarındna birini ördüm ve instagramda paylaştım...Umarım bir katkım olur..



Marinke'nin son yazısı "Looking for the light" (ışığı arıyorum) ...
Keşke bulabilmiş olsaydın...


When I restarted to knit and crochet I met lots of people in this world. In the world, because most of are not in my country, they are all over the world. I have learnt a lot from them, actually re-knitting and also re-crocheting. Many technics , tips and so many things about knititing and crocheting. And mostly feel blessing about their sharings.

One of these wonderful designer, Marinke, owner of the blog  A Creative Being , has passed away...She was struggling with deep depression, once crocheting helped her but this time ıt did not.

There is a project for her and for raising awareness about depression; Mandala for Marinke. Please read Mandalas for Marinke about it. 

I have crocheted this mandala, one of her patterns, for this projet and share it on instagram.

I feel deeply sorry for her lost,

Her last post is "Looking for the light",.. how I wish she could find it here ....

Rest in peace Marinke

Supla Aşkına!

Az önce yağan sağanağın serinliğinde yazıyorum bu yazıyı. Bazen hava o kadar serin oluyor ki bu günlerde evde kapıyı pencereyi kapatıp oturuyorum.

Gerçi iyi tarafları da var benim gibi miskinler için, bol bol kitap okuyorum; yağmurlu havada yapılacak en güzel şeylerden biri olduğu için...Bol bol örmeye çalışıyorum, bir diğer güzellik olduğu için.

Bugünlerde özellikle çabuk biten fazla yormayacak (ama bazen küçük olmasına rağmen sinir bozucu detaylara da denk gelmiyor değilim) modelleri tercih ediyorum. Ve yeni takıntım "doily" denilen bizim dantel örtüler.Bu modellerden harika supla modelleri örülüyor, hatta runnerlar...İşin püf noktası dantel modellerini dantel ipleriyle değil, pamuklu iplerle, merserizelerle ve kalın tığla örmek...Evinizde mutlaka çok sevdiğiniz bir dantel örtünüz vardır, bir deneyin derim...Bu arada bu modellerin biraz basitlerini, penye ipler dediğimiz kalın iplerle ve çooook kalın tığlarla örüp paspas veya kilim gibi sunanlar  da var :)

Bugün sizinle yeni biten suplalarımdan birini paylaşacağım. Yine Etsy dükkanımda satışa sunduğum bir model, ve dileyenlere sipariş üzerine örebileceğim bir model.




Bu suplayı Nako Pırlanta ve 3,5 mm tığ ile ördüm. Sonuç çok hoş oldu. Farklı iplerle denenebilecek çok cici bir model.






Bu supladan sipariş vermek isterseniz bana ınstagramdan, Facebookdan ve e-mail adresimden ulaşabilirsiniz.

Ve aman yok sipariş veremem, ben örerim kendime bundan diyorsanız, Falando de Croche yi ziyaret edin. Adım adım açıklaması var hatta bir de videosu koymuş Sonia Maria bu suplanın yapılışı ile ilgili.
Ve blogu gezmeyi de unutmayın, yararlanabileceğiniz daha bir çok güzel açıklama ve model var .


Bugünkü yazımı gökgürültüleri eşliğinde sonlandırıyorum...Sanırım bir sağanak daha geliyor...
Görüşmek üzere!


23 Haziran, 2015

Yaz gelmese de ...

Yaz gelemedi bir türlü :(....

Bu yıl nedense yaz gelemedi, dün öğleden sonra başlayan yağmur neredeyse tüm akşam devam etti, ve sabah kalktığımda gördüğüm kadarıyla gece de yağmış. Haziran ayı bitmek üzere ama hala sıcaklardan yakınmıyorum :P

Yaz gelemese de ben sıcacık güneşin renklerini kullanarak örgülerimde  yazı hissetmeye çalışıyorum...

Turuncu koton ipime çok uygun olan bu güzel çantayı neredeyse bir oturuşta ördüm bitirdim. Fazla büyük bir çanta olmadı, ufak bir şey, hani yazın plaja giderken, içine güneş kreminizi, telefonunuzu, bir kitabınızı atıp yanınıza alabileceğiniz türden.





Bu çantadan örmek isterseniz size buradan şemalarına ulaşabilirsiniz. Örmekle uğraşmam, istediğim renkte sen bana ör gönder derseniz, bana InstagramFacebook ve e- mail adresimden ulaşabilirsiniz.






Yaz için böyle sıcacık renklerle farklı şeyler örmeye devam ediyorum ben...Yenilerini paylaşma dileğiyle, hoşçakalın....

12 Haziran, 2015

Yağmurlu günler

Bugünlerde hep yağmur var Ankara'da...Gün içinde yazdan bahara, güneşten yağmura geçip duruyoruz. Hele ki geçenlerde öyle yağmur yağdı ki, bir çoğunuz haberlerden de takip etmiştir, Ankara sular seller altındaydı...

Yağmurlu günlerde örgü örmek daha bir güzel, hele de yanında bir fincan sıcak kahve ve ya orta şekerli Türk kahvem varsa...

These days are all rainny in my city and crocheting is my favorite thing to do...
 Here ara my latest projects; tablemats and coasters.

Bir süredir tüm diğer örgülerimin yanında renk renk suplalar örüyorum. Son ördüklerimi Etsy dükkanıma ekledim, şimdi müşterilerini bekliyorlar.




Bu suplalar arama yaptığınızda karşınıza en çıkacak model. Çok örülmesine rağmen çok sevimli olduklarını düşündüğüm için ben de ördüm.





Sizler de örmek isterseniz şablonuna buradan ulaşabilirsiniz.


You can find these palcemats and coasters on my Etsy shop.

And you can crochet them, her is the link to pattern of tablemat and coasters.


Ben suplalarımda Nako Pırlanta kullandım, tutkallamama gerek kalmadı, oldukça tok düştü örgüsü ve ütülemek yeterli oldu. Ama ufak bir tavsiye çok sıcak ütülemeyin fazla incelmesin...

Ben şimdilik supla örmeye devam ediyorum, tabi ki araya bir çok farklı projede alarak...

Bu arada bu suplalara aynı model bardak altlıkları çok yakışır diye düşündüm  ve renk renk bardak altlıkları da ördüm (bu bardak altlıklarının örülmesinde kardeşimden biraz destek aldım)..



Bu sıralar tığla örgü örmek çok keyif veriyor, yakında yeni projelerle karşınızda olmayı diliyorum...

Görüşmek üzere

14 Mayıs, 2015

Supla ve örgü sepet denemeleri

Mayıs ortası oldu ve havalar hala dengesiz gidiyorken (iki gün önce kapı pencere açık oturyorken dünden beri yine çoraplara ve hırkalara geri döndüm zira ), yeni projelere devam ediyorum. Bu yazımda size son ördüğüm suplam ve sepetimle ilgili deneyimlerimi yazacağım.

Öncelikle supladan bahsetmek istiyorum. İnstagramda kendisini takip etmekten zevk duyduğum @dileksworld un anlatımıyla ördük bu suplayı (etiketimiz #yazlıksupla ) ...


Ben 1:1 ölçüyle şeffaf tutkalı sulandırıp suplamı önce güzelce bu karışımda yıkadım, fazla tutkalı sıkıp sonra düz bir zeminde iğneleyip gerdirdim. Model harikaydı, sonuç da harika oldu. Yalnız biraz fazla gerdirmişim  biraz büyük gibi oldu, ama mutfak masamın ortasında harika duruyor :) 





Ve sepet...Sepet konusunda yazılacak çok şey var. Sepetin modeli aslında bir çok mağazada satılan bir model, sanırım oradan esinlenilmiş ve örülmüş. Ben sepeti örmeye  Derya Baykal'ın programına konuk olan Sibel Kavaklıoğlu'nu izleyerek başladım. Ve her zamanki gibi sinir olup darmadağın bir şekilde kalakaldım. Neden mi? Programı izleyenler ya da benim gibi sonradan videolarına ulaşanlar ne demek istediğimi anlayacaklardır. Bir kez açıklama sadece çiçeklerin olduğu bant kısmını içeriyor. Yani tabanı nasıl örülecek, kaç zincir, kaç sıra, ya da nasıl birleştirilecek açık değil. " Ben kabaca anlatayım siz yolunu bulursunuz" tarzında bir geçiştirmeyle kalıplamaya geçiliyor. Kalıplamaya gelince bir yoğurt kabından söz ediliyor ama markete gidip de kalıp için kullanmak üzere yoğurt kaplarına bakınca çeşitli ebatlarda dikdörtgen yoğurt kabı olduğunu görüyorsunuz.Net olmayan bir nokta daha yani.



Ben bu sepetlerden ören bir çok kişi gördüm ve acaba benim ulaşamadığım detaylı açıklama var mıdır bir yerlerde diye çok araştırdım, ne yazık ki açıklama sadece dediğim çiçekli bant kısmı için var.

Sonuç itibariyle sinir oldum, neden mi? Bana göre bir model açıklıyorsanız, mutlaka detayları da vermelisiniz, modeli örmek isteyenler hep aynı deneyime sahip kişiler değil örgü konusunda. Ufacık bir detayın bile büyük farklar yarattığı bir uğraşı örgü, o yüzden siz detayları açıklamalı ve ondan sonra model açıkladım diye ortalarda gezmeli, tvlerde boy göstermelisiniz. Bir işi iyi yapmak demek popüler olmak demek değildir, ortalarda çok popüler olan ama hiç iş yapmayanlar da var...

Ve eğer bir hobi programı yapıyorsanız bunun hakkını vermeniz gerekir, dünyada başarılı bir çok örneği var, biraz esinlenmek, takip etmek gerekir diye düşünüyorum.

Ya da en azından programınızın süresi kısıtlıysa, web sitenizle programınızı desteklemelisiniz.

Ben biraz fazla titiz ve detaycıyım galiba bu konularda. Ben böyle kılı kırk yararken binlerce takipçisiyle sosyal medyada arzı endam ediyorlar, alkış alıyorlar, fan topluyorlar demek ki benim gibi olmamak lazım. Bir de keşke bu insanlar bir kez olsun "yine harika bir model", " yine yıkıyor ortalığı" diye lanse ettikleri modelleri aldıkları yerleri paylaşsa ve açıkca söyleseler, başkalarının emeğini kendilerine mal etmeseler...

Neyse daha fazla yazmayayım, yazdıkça sinirleniyorum gibi ...

Bu sepet ilk denemeydi, daha detaylandırılmış bir deneme ile yakında buralarda olurum, görüşmek üzere...

09 Mayıs, 2015

Geride Kalanlar

Herkese merhaba, sıcak günler başladı gibi...Gerçi Ankara'da ara ara sonbaharı hatırlatan serin ve yağmurlu günler yaşıyoruz ama yine de güneş artık daha sıcak :) Mutluyum sanırım :)

Bir süredir yazamadım, bitmiş bir çok şeyi ve yeni başlayan projeleri de ekleyemedim. Verdiğim bu araya kısa bir memleket ziyareti sıkıştırdım bir de...Hava oldukça güzeldi Didim'de ve Söke'de , biz de doyasıya keyfini çıkardık. Hatta  denize bile girdik :)

Gitmeden önce bitirdiğim Nilay'la beraber ördüğümüz şalı fotoğrafladım size bu yazımda. Şemaları Nilay'ın blogunda...Ben Sanayi Han'dan aldığım yünle ördüm bu şalı, sonuç bence oldukça hoş oldu. Şalı örmek de hem zevkli hem de kolaydı, Japonların harika şemaları sayesinde kolaycacık bitiverdi desem yeridir.








Yaz akşamları için uygun tiril tiril bir şal oldu ...Omuzlarınızı hafifçe örtecek, şık bir şal...





Şimdi elimde bir siparişim var, biran önce bitirsem rahat edeceğim, zira örülmeyi bekleyen bir çok şey var...Bu sıralar tığ işi şal örmek çok hoşuma gidiyor.Şimdiden bir kaç model belirledim, yünler, tığlar bile hazır sadece elimdeki siparişi ve ufak tefek yarım işleri bitirmem gerek....

Yakında görüşmek üzere, yeni projelerle...






25 Nisan, 2015

Yeni bir şal

Herkese merhaba, bu yazım yayınlandığı saatlerde ben memlekete doğru yola çıkmış olacağım. Nasıl heyecanlıyım anlatamam. Bugün biraz hazırlıkla, toplanma ve telaşla geçecek.Sabahtan ütümü yaptım, evi topladım, kahvaltı masası, yataklar felan...Şimdi bir kahve yaptım kendime biraz keyif sonra dışarıda yapmam gereken işlere koşuşturacağım.

Bu keyif sırasında yeni projemden bahsedeyim sizlere. Geçenlerde Nilay ile bir şala başladık biliyorsunuz (blogumu takip ettiğinizi her yazdığımı okuduğunuzu varsayıyorum :p ) . O şalımı bitirdim, biraz maceralı oldu ama bitti. Ütüledim, resimlemek ve sizlerle paylaşmak sonraya kaldı. Bu arada hemen yeni projelere ve elimdeki yarım işlere döndüm. Yeni projelerimden biri ise Nilgün ile şal örmek :) . Bu şal bir çok harika model arasından seçildi, zevkle örülebilecek ve ortaya harika bir şey çıkacak bir şal.




Sizlerde bizlerle birlikte örmek isterseniz şemalar için Nilgün'ün blogunu ziyaret edebilirsiniz. Herhangi bir sorunuz olursa bana, Nilay'a ve ya Nilgün'e yorum bırakın yeter :)

Ben Alize Şal ile başladım bu şala, tığım ise 3 mm . Şimdilik örmesi zevkli, biter bitmez sizlerle paylaşmayı umuyorum...

Görüşmek üzere :)

23 Nisan, 2015

Bir Çekiliş Haberi

Soğuk bir Nisan akşamından herkese iyi akşamlar. Ve en çok sevdiğim bayram akşamından sevgiler: 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ! Sizi bilmem ama tüm bayramların (dini ve milli ) en sevdiğim bayram olmuştur 23 Nisan...Hani hep deriz ya "nerede o eski bayramlar", evet eski tadı, görkemi, heyecanı yok belki kimselerde ama yine de 23 Nisan en güzel bayram :) Tüm çocuklarımızın ve çocukların bayramı kutlu olsun!

Bu güzel bayramın akşamında sizlerle arkadaşımın düzenlediği bir çekiliş haberini paylaşmak istedim. Nilay'cığım içinden gelmiş (yani öyle özel bir gün felan değil) okuyucuları, takipçileriyle hediyeleşmek istemiş. İyi de yapmış. Çekilişine katılmak, ve gönlünden kopan bu hediyelere sahip olmak isterseniz buyrun Nilay'ın İlmekleri'ne...









Katılan herkese bol şans diliyorum :)

22 Nisan, 2015

Son berelerim

Merhaba, tam bir hafta oldu, meydan okuma bitti, yorgunum dinlenip geleceğim dedim, bir hafta sonra geldim :)

Dinlenmek bu kadar mı uzun sürdü?? Yok vallahi, hala dinlenemedim desem yeridir. Kısmetse hafta sonu memlekete gideceğiz diye, hazırlık, evde temizlik, koşuşturma...Anlayacağınız günlük hayat ne yazık ki çoğu zaman olduğu gibi buraya yazmama izin vermedi. 

Bugün sizlere bere meydan okumasında ördüğüm son dört bereyi resimledim. Ne yazık ki bir beremi bitiremedim, 20 günde 9 bere ördüm. Ama bere örmek gerçekten çok zevkli ve harika modeller var, devamı gelecek gibi belerin :)

Bere meydan okuması bana ne kazandırdı? Hemen söyleyeyim. Farklı modelleri örerken yeni teknikler denemiş oldum. Ama en önemlisi her bere için farklı yün kullandım. Yünleri seçerken modelin aslına en yakın özellikle yünü seçmeye çalıştım. Hani bazı yerlerde der ya "orta kalınlıkta yün" ya da "bebe yünü" vb. İşte öyle seçmedim yünlerimi. Modellerde yazan yünlerle bizdekileri karşılaştırdım. Yabancılar için kolay bir karşılaştırma yöntemi var. Yünün "weight" i, biz de kullanılmayan bir şey bu (yün üreten firmalardan biri keşke beni okuyor olsa da bu duruma bir çözüm bulsa). Uluslararası bir yün "weigth"  standardı var. Biz hariç neredeyse tüm dünyada kullanılan bir standart. Buna göre yünler kalınlıklarına göre sınıflandırılmış. Bir çok yabancı modelde kullanılan yünlerde bu sınıflandırmayı görürsünüz. Modelde kullanacağınız yüne karar verirken tek başına yeterli olmasa da size yol gösterecek bir kriterdir.Ben berelerimi örerken bu kriteri bol bol kullandım ve oldukça deneyim kazandım.

Örmek benim için sadece örmek değil anlayacağınız. Farklı teknikler, örgüye dair yeni şeyler öğrenmek ön planda. Sadece sevdiğim için ördüğüm bir çok şey var, ama her projede yeni, daha önce deneyimlemediğim bir şeyi deneyimlemek gerektiğine inanıyorum. Benim örgü örme konusundaki düsturum bu :)

Neyse gelelim berelerimize...




Bu beremiz Drops Design'in beresi. Bu berede Bravo'nun Jaspe'sini kullandım. Lastiği için 2,5 mm, geri kalanı içinse 4 mm misinalı şiş kullandım.




Bu beremiz Cable Hat, beni en çok uğraştıran bere. Tam 5 gün sürdü berenin ortaya çıkması. 5 gün boyunca şiş ve yün değişikliği yapıp durdum. Ama uygun olacağını düşündüğüm yünü ve şişi bulunca 2 saat içinde bereyi örüp bitirdim. 
Bu berede Nako Kış Güneşi'ni kullandım. Şişlerim ise lastik için 7 mm, diğer taraflar içinse 8 mm.






Giftie Slouchie Beanie...beni üzmeyen berelerden biri, Alize Lanagold Midi ve 6 mm şiş...Sonuç harika :)



Ve son bere...Jejune...ismi bile bir başka güzel. Örmesi çok zevkli ve kolay bir bereydi. Bundan sanırım daha örerim :). Alize Lanagold yün ve 4,5mm şiş...


Bere örmeyi çok seviyorum. Elimdeki yarımlar bitsin en kısa zamanda beğendiğim bir dolu modelden bir kaç tane daha örmeyi planlıyorum.

Herkese bol örgülü günler (örmeyi seven herkese ) diliyorum :)


15 Nisan, 2015

Bere Meydan Okuması Bitti!

Ben bu yazıyı yazarken saatim 23:24 ü gösteriyor. Yaklaşık 35 dakika sonra meydan okumanın süresi doluyor. Çok yorgun, uykusuz ve biraz da rahatsızım. Sonucu sizinle paylaşmadan günü bitirmek istemedim.

Meydan okumada 10 bere 20 günüm vardı. Ben ilk 10 günde hiç bir şey yapmadan, araya başka projeler alarak meydan okumayı kendim için iyice zorlaştırdım. Son 10 günde 10 bereyi örmeye çalıştım. Sonuç bir bere hariç tüm bereleri bu saat itibariyle bitirdim. Meydan okumam ne yazık ki başarısızlıkla sonuçlandı :(

Şimdi ılık bir duş alıp uyumak istiyorum. Yarın yeni siparişim için yün almaya gideceğim, biraz keyif yapacağım anlayacağınız. Bu yazım sadece kısa bir not, son ördüğüm bereler, yünler, meydan okumanın bana kazandırdıkları vb bir çok konu bir sonraki yazımda olacak...

Herkese iyi uykular :)


09 Nisan, 2015

Bere örmenin hikmeti

Merhaba, son 5 gün kala neler yapıyorum paylaşmak istedim sizlerle.
Geçen gün düşündüm neden bere örmeye karar verdim ki diye. Düşünsenize havalar ısınmaya başladı, Nisan ayı geldi herkes koton, merserize iplere , baharlık, yazlık modellere başlıyorken ben hala bere örüyorum. Keşke başka bir meydan okuma olsaydı felan derken, bugün kar yağdı :)) Ben de dedim ki demek ki var bir hikmet bere örmekte :) Hava durumu raporlarına göre yarın da kar var, bere örmeye devam :)

Geçen yazımda belirlediğim berelerden ikisini bitirdim.Bere örmekten gittikçe daha çok keyif alıyorum. İlk berem, Pipsa, Bravo yünlü zincir ve lastiği için 3 mm diğer kısımlar için 4 mm şiş kullandım.





İkinci berem Ha' Penny Hat , bu bere için Bravo Sinem ve lastiği için 3,5mm diğer kısımlar içinse 4 mm şiş kullandım.




İkinci bere aslında 3,25 mm ve 3,75 mm şişlerle örülecekti. Biliyorsunuz biz de bu numaralar kullanılmıyor. İthal şişlerin arasında var, onu da eğer bulabilirseniz tuhafiyelerde. Bu arada şiş konusu açılmışken size çok ilginç bir bilgi vermek istiyorum. Bizim yerli şiş üreticileri 6,5 mm misinalı ve çorap şişi üretmiyor. Ben de yok demiştim ya, yerli üretimde yokmuş ki :P . İthal şişler var ama fiyatları da yerlilere göre oldukça pahalı. Şimdilik 6.5 mm şiş kullanmamaya karar verdim...
Son 5 gün de örülecek 5 berem daha var. Ben bir yorgunluk kahvesi içip yeni bereye başlayacağım...
Görüşmek üzere...

06 Nisan, 2015

Berelerde son durum

Herkese merhaba :)
Nisan aynın ilk haftası bitmek üzere. Bu demektir ki bere meydan okumasının bitmesine sadece bir hafta kaldı. Peki durum ne??

Hemen yazayım. İlk 3 beremiz bitti. Kısmetse bugün ikinci 3lüye, hatta 6,5 mm misinalı şiş bulabilirsem (utanarak yazıyorum ki ben de yokmuş 6,5mm şiş) bir bere daha ekleyip örmeye başlayacağım. Yine yünlerimi belirledim, şişler belli modeller belli.

Ama önce size geçen 3lünün raporunu vermek istiyorum.

Bu berem Fitted Seed Stitch Hat, bu yazımdan hatırlarsanız bereyi Nako Superlambs Special ve 4mm şişle ördüm. Harika bir bere, örmesi çok kolay, kesinlikle tavsiye ederim.








Bu berem Winter Waffle hat, Nako Kış Güneşi ve 6 mm şiş ile ördüm. Yine örmesi kolay, sonucu harika ve tavsiye edilebilir bir bere oldu.




Bu berem  Christian's Hat, daha önceki yazımda Alize Superlana midi ile öreceğimi yazmıştım. Ama ip ne yazık ki uygun olmadı bu bere için. Ben de yine Nako Superlambs Special kullandım. Bu berenin lastiğinde 3,5mm geri kalanında ise 4 mm şiş kullandım.






Şimdi gelecek berelerin modellerine ve yünlerine gelelim.















Bereler ve yünler hazır...Ben yorgunluk kahvemi bitirir bitirmez başlıyorum örmeye...Görüşmek üzere....

30 Mart, 2015

İlk bereler için hazırlık

Herkese merhaba!
Susuz bir haftasonundan çıkınca haftanın ilk günü çamaşır yıkama ile başladı ve sanırım bugün çamaşır yıka - as ile bitecek.Ana hatta arıza (sanırım borular patlamış) olunca cumartesi pazar sular akmadı. Eşim tüm haftasonu "su medeniyetmiş" diye söylene söylene dolaştı evin içinde. Evde su olmayınca biz de kendimizi yağmurun elverdiği ölçüde dışarılara attık (ne ironi değil mi? dışarıda yağmurdan sular seller akıyor evde tısss ). Su olmadığı için ne yemek ne bulaşık ne de temizlik yapıldı ben de bol bol ördüm.

Berelere hala başlamadım (15 gün kaldı ve ben de tık yok :( ) Bol bol yeni başladığım şalı ördüm, son 15 sırasındayım, yakında biter diye umuyorum.

Bereler için hazırlık yaptım ama.Neler mi yaptım? Önce hangi modellerden başlayacağımı belirledim. Yünlerini ayarladım ve şişlerini. Şimdi örmeye hazırım.

İlk öreceğim model Fitted Seed stitch Hat . Bu bereyi Nako Superlambs Special ile öreceğim. 





Sonraki beremiz Winter Waffle Hat . Bu bereyi ise Nako Kış güneşi ile öreceğim






Ve üçüncü beremiz; Christian's Hat . Bu beremizi de Superlana midi ile öreceğim.



Evet efendim yünler ve şişler hazır, modeller belirlendi...Bana ise sadece örmek kalıyor.


Başlıyorum efendim, yakında paylaşmak üzere :)


28 Mart, 2015

Yeni Şal ve bere meydan okuması

Herkese merhaba, bugün aynı dün gibi hava yağmurlu Ankara'da...Biraz soğuk ama kışı geride bıraktık gibi...Yağmurlu günlerde yapılacak en güzel şey ya kitap okumaktır ya da örgü örmektir. Ben şimdilik örgü örmekten yana kullanıyorum tercihimi ama her an kitap okumaya da başlayabilirim :)

Bere meydan okumasının modellerine henüz başlamadım. Ön hazırlık kısmındayım, ben kendime meydan okurken size nasıl yararlı olabilirim, bu meydan okumadan siz nasıl kazançlı çıkarsınız bunları düşünüyorum. Bugün sürenin bitmesine 17 gün kaldı ve henüz hiç bir bereye başlamadım. Bu arada blogumun sağ tarafından kalan günleri takip edebilirsiniz, ben oradan takip ediyorum :)

Berelere başlamadığım gibi yeni bir şala başladım. Uzun zamandır arkadaşım Nilay'la ortak bir projeye başlamak istiyorduk. Sonunda bu şala karar verdik.





O benden biraz daha önce başladı, ilk şemayı bitirdi, ben biraz geriden geliyorum ilk şemayı henüz bitiremedim.









Ben daha önce bu yazımda bahsettiğim sarma iplerle örüyorum. İpimin rengi tam çıkmamış ama içinde mavi dalgalanmalar olan turkuaz bir yün. Hafif ışıltıları var. Sonucu merakla bekliyorum. Tığım 3,5 mm örgü tığı.




Siz de bu şalı örmek isterseniz Nilay'ın blogunu ziyaret edin, şemalar Nilay'ın blogunda!